Son yıllarda gerilim severleri oldukça heyecanlandıran ve izleyicilerden geçer not alan 2019 yapımı Midsommar, gerek korku ögelerini beklentimden az kullanması gerekse filmin içinde bulunan mantık hataları nedeniyle beklentimin altında kalan bir yapım oldu. Elbette bu filmi izlerken sevdiğim ve dikkat ettiğim detaylar oldu, hatta pek çok izleyiciden geçer not alan bir film oldu ama oldukça durağan geçen bu film beni kendine çekemedi desem daha doğru olur. İsveç’teki bir festivale giden Amerikalı öğrencilerin başından geçen olayları izleyiciye aktaran filmde öğrenciler çok geçmeden bu köyde bir şeylerin ters gittiğini farkedip kendilerini bir ölüm kalım savaşının içinde buluyorlar. Filmde yaratılan köy ortamı ve festival dekorları gerçekten başarılı, herkesin bahsettiği gibi olayların güpegündüz yaşanması güneşli bir gün ortamında filmin gerilim dozunu arttırması film adına büyük bir artı, çünkü bildiğiniz gibi bu tür gerilim korku filmleri genelde karanlık ortamlarda ve gecenin karanlığında geçen yapımlar oluyor. Aslında Amerikalı gençlerin ilk köye geldiklerinde köylülerin davranışlarından ve onları karşılamasından köydekilerin akıl sağlığı yerinde olmayan insanlardan oluştuğunu görüyorsunuz. Filmdeki ilk sahnelerden olan Dani’nin ailesinin bipolar kız kardeşi tarafından öldürüldüğü kendisininde intihar ettiği sahne beni çok etkiledi ve benim adıma film için bir artı oldu. Köylülerin kutsal kitabını engelli bireylerin yazması güzel senaryonun ne kadar güzel olduğunun kanıtı gibiydi. Filmin sonundaki seks ritüeli oldukça cesur ve başarılıydı zira bu tür sahneler yönetmenler için oldukça risklidir. Bu kısma kadar filmdeki beğendiğim konulara değindim, filmle ilgili en büyük hayal kırıklığım mantık hataları oldu, İsveç’in orta yerinde insanlar yaşlandığı için öldürülüyor ensest ilişkiler yapılıyor ve bu duruma oldukça şaşıran ve tepki gösteren Amerikalı gençlerin aklına polisi arayıp bu olayların içinden sıyrılmak gelmiyor, eleştirmenlerin dediği gibi bari telefonlar çekmiyor klişesi koysaydınız, ayrıca film bize bir şey anlatmıyor, yani bu filmi izleyince aklımızda ne kalıyor pagan kültürünün şeytanlığı mı ? psikolojisi bozuk bir kızın ısrarla kendisini bir geziye davet ettirip kendi ve arkadaşlarının sonunu hazırlaması mı ? öğrencilerden birkaçının nasıl öldüğü filmde gösterilmemiş, yani sadece ortadan kayboluyorlar bu durumda bana mantıklı gelmedi mesela. Toplarlarsak yine de izlenebilir bir yapım Midsommar. Yönetmen Ari Aster’in izlediğim ilk filmi oldu bu, İlk filmi Ayin ile büyük sükse yapmıştı, Ayin de, benim henüz izlemediğim ama seyircilerin çok beğendiği bir film, gerilim seviyorsanız büyük beklentiye girmeden izlenebilecek bir yapım Midsommar.
0 Yorumlar