İskandinav ülkeleri her zaman dünyanın en
huzurlu yerleri olarak bilinir. Yaşam standartlarının yüksekliği, suç oranının
azlığı ve doğal güzellikleri ile dünyanın cazibe merkezleri konumundadırlar. Bu
güzel yöre ülkelerinden biri olan Danimarka yapımı The Hunt filmi IMDB puanı ve
sevdiğim birkaç konuşmacı sayesinde dikkatimi çekti. Bu ilginç filmin konusu
ise şu şekilde; Lucas karısından ve işinden ayrılmış kendi halinde bir adam.
Okul öncesi eğitim merkezinde çalışıyor. En yakın arkadaşının kızı da aynı
kurumda eğitim görüyor. Bir gün bu küçük kız okul yöneticisine tamamen
tesadüfler silsilesi ve Lucas'ın kötü şansının bir araya gelmesi ile Lucas'ın
kendisini taciz ettiğini söylüyor ve
Lucas için kendini aklama yarışı başlıyor. Film genel olarak izleyiciyi içine
çeken bir yapıya sahip. Konusu önemli bir konu çünkü maalesef masum insanları
asılsız olarak insanları tacizle suçlayan kadın sayısı çok fazla. Filmde bazı
saçma bulduğum sahnelerde yok değil. Danimarka gibi bir ülkede böyle bir iddia
ortaya atıldığında insanların şüpheliyi markette linç etmeleri ve köpeğini
öldürmeleri çok saçma olmuş. Bu konu gerçekten çok önemli bir konu ne yazık ki
ülkemizdeki bazı kadınlar bu durumu istismar edebiliyor. Filmi izlerken Danimarka kültürü ile ilgili
pek çok şey öğreniyorsunuz. Ayrıca filmde Lucas'ın birkaç arkadaşının onun
masum olduğuna inanması da mantıklı olmuş.
Film kadının beyanı esastır durumunun
nerelere varabileceğini güzel bir şekilde özetlemiş. Benim beğendiğim filmler
listesine adını yazdıran bir film oldu. Sinema ile kalın.
0 Yorumlar